21 Ekim 2015 Çarşamba

Özel Dosya: Stephenie Meyer, Twilight'ın Onuncu Yıl Dönümü & "Life and Death" Hakkında Konuşuyor

Stephenie Meyer'ın Twilight serisinin onuncu yılı şerefine yazdığı Life and Death: Twilight Reimagined genç yetişkin yazını gündemimizin en önemli maddelerinden biri. Gelin birlikte 9 Ekim'de yayınlanan The Hollywood Reporter röportajını okuyalım.



Uzun bir yazı olacak. Yine de daha fazlasını isteyeceksiniz. Çünkü bu röportajda Life and Death'in nasıl ve neden yazıldığından çok daha fazlasını bulacaksınız. Neden Midnight Sun'ın bir türlü çıkmadığını öğreneceksiniz. Bir yerlerde karşınıza Kristen Stewart bile çıkacak. Rahat bir yere yerleşin, yanınıza lezzetli bir şeyler alın ve başlayalım.



Soru: Onuncu yıl dönümü ve yeni baskıyla ilgili çok fazla yazılıp çizildi. Seni geçen hafta en çok şaşırtan şey neydi?
Cevap: Şaşırtıcı olan en başından beri olayların içinde olan insanların, on sene önce imza günlerinde gördüğüm insanların geri dönmesiydi. En kötü kısmı ise birçoğunun eskiden 14 yaşındayken şimdi üniversiteden mezun olmalarıydı. Ben çok yaşlıyım! (İç çeker.) Bu turneden aldığım mesaj bu: Ben çok yaşlıyım. (Kahkaha atar.)

Soru: Peki ne zaman çeşitlemeler (Twilight üzerinde) yazmaya başladın? Başka şeyler de yaptın mı?
Cevap: Life and Death, ilk diğer çeşitlemeydi; bu tuhaf bir cümle oldu. Midnight Sun'a gelince, (Edward'ın perspektifiyle anlatılan yayımlanmamış, ilk dönemden alternatif bir versiyon) o yazarken yaptığım bir şeydi. Edward'ın yer aldığı bazı sahneleri anlamaya çalıştığım söylenilebilirdi ve bundan gerçekten keyif alıyordum. Sonrasında sızdırıldı ki geriye dönüp bakınca büyük bir olay değil ama o zaman beni çok paranoyaklaştırmıştı. Şöyle diyordum, "Bu benim bilgisayarımdan mı çıktı? Nasıl oldu?" Gerçekten düzenlenmemişti, ilk taslaktı. Ve herkesin, "Ah ne kadar da berbat bir yazar," deme fırsatı oldu. Bu çok zordu.

Soru: Bunun nasıl olduğunu keşfedebildin mi?
Cevap: Sanırım biliyorum. Twilight/Alacakaranlık basılmadan önce bir yazarlık grubundaydım ve dağıtılan eski bir kopya vardı ki sonra da birisi onun fotokopisini çektirip dağıtmış olmalıydı. Sanırım böyle oldu ama 100'de 100 emin değilim.

Soru: Bunu planlamaya ne zaman başladın?
Cevap: Sanırım mart ayındaydı. Yayıncının onuncu yıl dönümü için bir şey istediğini biliyordum. Sadece bir mektup yazıp, "Teşekkürler," demek istemiyordum. Kız kardeşimle, annemle ve birkaç arkadaşımla konuşup tekrar bu fikre döndüm diyebilirim. Her zaman, "Bella erkek olsaydı hikaye birebir aynı kalırdı, bu, bilirsiniz işte zayıf bir dişi olmasıyla ilgili değil, insan olmasıyla ilgili," demişimdir. New York Comic Con'dayken Josh Horowitz'le konuşuyordum. Bana Kristen Stewart'ın bir süre önce bir röportaj yaptığını söyledi ve harika bir alıntı paylaştı, "Birebir aynı seçimleri yapmış bir erkek olsaydım, insanlar bana bu soruları sormazdı. Sırf aşk için her şeyden vazgeçmenin ne kadar cesaret isteyen bir şey olduğundan bahsediyor olurdunuz." Ve ben de bunun ilginç olduğunu düşündüm; keşke haberim olsaydı, kitabın arkasına koyardım.

Soru: Twilight'tan çok fazla fan fiction çıktı. İnsanlar o kadar çok seviyorlar ki kitabın içinde yaşamak istiyorlar. Yazılanları hiç okuyor musun?
Cevap: İlk zamanlar fan fiction'ın ne olduğunu biliyordum ve bana söylediklerinde büyülenmiştim. Ben gençken, yani İsa'dan Önceki dönemde internet diye bir şey olsaydı, muhtemelen fan fiction yazmış olurdum. Müthiş olduğunu düşündüm. Hikayelerinin içinde yaşamak için ne kadar da harika bir yöntem. Ama karakterlerimi baştan yazan insanları okuyamıyorum. Tüylerimi diken diken ediyor.

Soru: Ayrıca nasıl yazar olunacağını öğrenmek için de harika bir yöntem olabilir.
Cevap: İnsanlara hep, "Bunu yapacaksan, pratik yaptığının farkına var ve sonra da kendi hikayeni bulup yoluna devam et. Çünkü bunun kendi karakterlerine sahip olmanın daha net bir yolu olduğunu düşünüyorum," demişimdir.

Soru: Bir yazarlık grubunda olduğundan bahsediyordun, şimdiyse bu sanal alemde işte.
Cevap: Evet, sadece fan fiction değil, bazı fan siteleri de öyle. Filizlenen arkadaşlıklar. Bence Twilight'la ilgili en cool şeylerden biri de bu -neden böyle olduğunu bilmiyorum- ama bir sebeple insanlar bu deneyim üzerinden hayat boyu sürecek dostluklar kazanıyorlar ki bence bu müthiş.

Soru: Filmler, fan fiction, vb. nedeniyle karakterlere karşı sahiplenme hissin de değişti mi?
Cevap: Sanırım filmler bunu çok değiştirdi çünkü bence bu, çoğu insanın kitapları okurken gördüğü şeye dönüşen tamamıyla farklı bir versiyon. Yani, sahiplenme hissinin bir kısmını alıp götürdü. Uyarlandığı için baskının bir kısmını da götürdü. Sadece yazdığım günlerde çok tetkik edildiğini hissediyordun ve sonra filmin arkasında kaybolma fırsatım oldu ki bu muhteşemdi. Hayatımı 100'de 100 iyileştirdi.

Soru: Yani, filmler sana bu açıdan yaradı -bazı yazarların ününe ün katıyor ama senin durumunda, ününü azalttı demek istemiyorum-
Cevap: Kitapların ününe ün kattı ama benim hikaye açısından önemimi azalttı. Sanırım çoğu yazar böyle -benim gibi olduklarını düşünüyorum- biz odalarda kendi başımıza oturmayı çok seviyoruz. Bize bakılsın istemiyoruz.

Soru: Peki, geriye dönüp cinsiyetleri değiştirirken seni şaşırtan bir şey oldu mu?
Cevap: Filmlerin ve hikayeye karşı duyduğum genel anlamda büyük sahiplenme hissinin hikayeyle olan ilişkimi nasıl değiştirdiğinden bahsettik. O dünyada yazmamı zorlaştırdı ve bu nedenle Midnight Sun'ı yapamıyordum çünkü karakterler benden uzaklaşmıştı. Bu beni tamamıyla geri döndürdü. Sadece hikayemle birlikte var olduğum o dünyaya geri döndüm. Bu karakterler tamamıyla yeni olduğu için de -aynı insanlar ama farklı görünüyorlar, farklı sesleri var, hikaye bir nebze farklı- bir kez daha hikayenin bana ait olmasını sağladı. Müthişti diyebilirim. Gerçekten harika bir histi.

Soru: Yazıyor musun? Çıkacak yeni bir şeylerin var mı?
Cevap: Editleme süreci beni öldürmezse ki böyle bir olasılık var, (kahkaha atar) gelecek sene bir şeyin çıkmasını umuyorum. Genç yetişkin değil. Yetişkinlere yönelik bir "thriller", her casus filminin gerçek dünyada geçmesi gibi gerçek dünyada geçiyor denilebilir.

Ve son.

Umarım okuduklarınızdan keyif almışsınızdır. Şimdi birlikte yorumlama zamanı. = )

5 yorum:

  1. Bence Midnight Sun yakında çıkma olasılığı var gibi görünüyor siz ne düşünüyorsunuz? Ayrıca Ben tam bir Twilight hastasıyım hala da ve bu olaydan şu anda senin sayende haberim oldu sana inanılmaz minnettarım Bence bu kitap nasıl olur sorusuna cevabım ise; bilmiyorum alışmak zor olabilir siz ne düşünüyorsunuz??

    YanıtlaSil
  2. Alışmam zor olsada ön yargılı davranmayacağım .Kitabı okumadım ancak çok fazla merak etmeye başkadım. Eğer kitabı beğenmezsem ,ki bence beğenicem , her okuyucu gibi ...........

    YanıtlaSil
  3. vayy şimdi daha da çok heyecanlandım ayrıca gelecek yeni kitap içinde.

    YanıtlaSil
  4. Göçebe kitabının devamını yazsın artık filmi öyle bi bittiki insanlat merak ediyor melanie karakterinin devamını

    YanıtlaSil
  5. Karakterle yeniden yakınlaşma fırsatı bulmuş bu kitapta. Belki Midnight Sun'a tekrar bi fırsat verebilir.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...