Elle Strauss imzalı, zaman yolculuğu temalı Clockwise serisinin ilk kitabı sürükleyici ve yer yer gülümseten maceralarla dolu.
*Düşük dereceli spoiler alarmı.
Clockwise'ın ana karakteri Casey'nin şu hayatta iki büyük sorunu var: birincisi Nate isimli fırlama ve yakışıklı çocuk, ikincisi ise kendini aniden 19. yüzyılda bulabilecek kadar garip işleyen "zaman yolculuğu" meselesi. Nate'i de kazara beraberinde 1860'a geri götürdüğünde ise işler hepten çığırından çıkıyor.
Casey'nin zaman yolculuğu ile birçok kez "ışınlandığı" dönem, Amerika'da "köleciliğin" tavan yaptığı ve Abraham Lincoln'ın başkanlık seçimleri için yarıştığı yıllar. Sizlerin de bildiği gibi Abraham Lincoln köleliğe son vermişti. Bu nedenle, o devirde yaşayan insanların kölelik ve siyahiler hakkındaki çeşitli görüşleri de kulağımıza çalınıyor. Casey'nin bir tartışmada kendini tutamayıp "Bir gün siyahi bir başkanımız olabilir!" diyerek Barack Obama'ya gönderme yapması, tahmin edersiniz ki 19. yüzyılda kahkahalara sebep oluyor. Casey'nin 1961'e yaptığı yolculukta ise siyahilerin sosyal statülerinin hala iyileşemediğini gözlemliyoruz. Bildiğiniz gibi, o yıllarda, bir siyahi ile bir beyazın birlikte görülmesi "tuhaf", sevgili olmaları "skandal" olarak adlandırılırmış. Yazar, bu ciddi meseleyi kitabın temalarından biri yaparak, yaşça küçük okurların da bir nebze bilgilendirilmelerini sağlamış oluyor.
Kitabı okurken, Hex Hall/Acemi Cadı ve Gallagher Girls/Gallagher Kızları serilerini hatırlamamak elde değil. Eğer bu serileri okuma fırsatınız olduysa, eğlenceli bir tona sahip olduklarını ve okurken vaktin nasıl geçtiğini unutturduğunu bilirsiniz.
Yaz bitmeden okunabilecek, yer yer güldüren, aksiyonu bol bir roman arayışı içindeyseniz, Clockwise'a göz atmalısınız. Bu vesileyle, Amerikan tarihindeki bazı olayları da gözlemlemiş olacaksınız.
Puan: 3
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder