*Düşük dereceli spoiler alarmı.
Yağmurlu bir gecede Delia'nın evine yıldırım düşüyor ve annesi feci şekilde yaralanıyor. Annesi hastahaneye kaldırıldığında ise Delia, mecburen pek sevmediği zorba Tommy Parker'ın evine konuk olarak gitmek zorunda kalıyor. Buna rağmen, Delia umudunu hiç yitirmiyor ve içindeki inancın da verdiği güçle, annesinin hastahaneden çıkacağı günleri saymaya başlıyor.
Kuşkusuz bu küçük kitabın insanın ruhuna hitap eden bir yanı var. Delia'nın bastırdığı annesini kaybetme korkusu, hiç bilgisi olmadığı halde yıldırım ertesi tavanında kocaman bir deliğin açıldığı evini tamir etme çabası insanı etkileyecek cinsten. Sanki evini tamir ederse, hayatları da normale dönecekmiş gibi bir his var içinde.
Türlü zorluklardan geçen Delia'nın hayatındaki yeriyle dini inanç unsurunu atlamak olmaz. İlk kez keşfettiği dini, vaftiz edilişi, Hz. İsa'ya olan sevgisini ve inancını sorgularkenki masumiyetini birçok sayfada görebiliyoruz. Cennet ve melekler, annesinin yokluğunda ona güç veren şeylerin başında geliyor diyebiliriz.
Her dediğine kavuşan, bir eli yağda bir eli balda büyüyen çocukların ne kadar empati kurabileceği bilinmez ama The Summer of Hammers & Angels, zorluklarla geçen bir çocukluğun, herşeye rağmen rengarenk geçen günlerini sayfalarına yansıtan bir kitap. Fakat her ne kadar anne sevgisi ve çocukluk çağı gibi beynelminel temaları işlese de tek bir dini ön plana çıkarması ve vaftiz töreni gibi özel konuları işlemesi, tüm dünya çocuklarına tam manasıyla hitap etmesini önleyecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder