*Düşük dereceli spoiler alarmı.
Roman, ilk bakışta Habil ile Kabil'i hatırlatan, doğaüstü güçlere sahip zıt kardeşler Jak ve Vincent'ın kavgasıyla açılıyor. Bu etrafta şimşekler çaktıran şiddetli kavganın sonunda, her iki kardeşin de farklı şekillerde yıkıma sürüklendiğine şahit oluyoruz. Öte yandan, diğer bir evrende Galinea ve the Shroud'ın süregelen çekişmelerinden haberdar oluyoruz. İnsanların dünyasında da varlığını sürdüren ve artık normal bir insan gibi davranabilme becerisi geliştiren asi Lord Mallum, emir eli Noemi ile birlikte Gölge Avcıları olarak seslendiği bir grup genci emri altında topluyor. Amaç, tüm evrenlerin hakimi olmak ve daha önemlisi, bunu Galinea'dan önce başarmak.
Öncelikle roman, genç karakterler içeriyor ve fantastik klasiklerin etkisinde yazıldığını hissettiriyor. İlk başlarda takip etmesi zor olsa da bir süre sonra yazarın tarzına alışmak mümkün. Her bölüm, ortak puzzle'ın parçalarını birleştirerek, kitabı daha anlamlı kılıyor ve okura, karakterlerin başına nelerin geleceğini merak ettirerek, sayfaları çevirttiriyor.
Kitapta, çoğu "ölümlünün" hayali olan ölümsüzlük teması yoğun olarak işlenmiş. Lord Mallum'ın ordusuna katılan ölümlü gençler, ölümsüzlük uğruna the Shroud için herşeyi yapacak haldeler. Fakat kendilerine vaad edilen ölümsüzlük, aslında onların hayalinde canlandırdığı şeye pek benzemiyor. Ölümlülere sunulabilen formuyla ölümsüzlük, doğaüstü güçlere sahip ölümsüzlerinkine benzer bir kutsanma değil.
Diğer yandan, Vincent ve Noemi arasında yaşanan, gerilimli bir ilişki söz konusu. Vincent'ın tüm tekliflerine rağmen Noemi, Lord Mallum ile birlikte savaşmaya niyetli gözüküyor. Vincent ise, Lord Mallum'ın gerçek yüzünü ve asıl amacını görebilecek sağduyuya ve zekaya sahip biri. Dolayısıyla, birbirlerini sevseler de farklı yollara süzülüyorlar. Böylece, kitabın sonuna kadar ilişkilerinin durumu hakkında kesin bir yargıya varmamız da önleniyor.
The Shadow Harvest, birbirinin benzeri genç yetişkin romanlarına kısa bir mola vermek için okunabilecek, kurgusu sağlam bir roman olduğunu kanıtlıyor. Yazarın dil kullanımı ve betimlemeler üzerinde düşündüğü aşikar ve hikayesini bir çırpıda ele vermek de istemiyor. Bu nedenlerle, kitabın "sabırlı okuyucuya" hitap ettiğini de belirtmeliyim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder