seri katil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
seri katil etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Haziran 2017 Cuma

Stephanie Perkins'in İlk Korku Romanı: There's Someone Inside Your House


Anna and the French Kiss, ülkemizde Arunas Yayıncılık etiketi ve "Paris'te Aşk" ismiyle yayımlandığında çoğumuzun gözünden kaçtı ve neredeyse hiç konuşulmadı ancak daha sonra Yabancı Yayınları'nın yayımladığı Lola and the Boy Next Door/Lola ve Komşu Çocuk'la Stephanie Perkins Türk gençliğinin ilgisini çekmeyi başardı. Ardından Isla and the Happily Ever After/Isla ve Mutlu Son ve yazarın editörlüğünü üstlendiği toplama öykü kitabı Summer Days and Summer Nights: Twelve Love Stories/Yazdan Geriye Kalanlar da buralarda görücüye çıktı. Ülkemizde bir kere dikkat çeken yazarın bu yazıda bahsedeceğim ilk korku denemesinin tercüme edilme olasılığı da yüksek gözüküyor.

Belki de önce yurtdışında 26 Eylül'de yayımlanacak bu yeni romanın nasıl bir şey olduğunu yazarından dinlemeliyiz:

27 Mart 2012 Salı

İnceleme: The Name of the Star

Jack the Ripper (Karındeşen Jack) 1888'de Londra'da (Whitechapel bölgesi'nde) bir grup cinayetlerden sorumlu olduğu düşünelen, polis tarafından yakalanamamış bir seri katil. Her ne kadar Jack the Ripper olarak tanınsa da bu aslında, dönemin popüler gazetelerinden biri (Star) tarafından verilmiş bir lakap. Gerçek adını ya da neye benzediğini bugün bile bilmiyoruz. Gizemini asla kaybetmeyen Jack the Ripper, 1820'lerde kurulmuş olan İngiliz polis teşkilatını (Scotland Yard) atlatmayı başardığı gibi basından gördüğü büyük ilgi neticesinde muazzam bir hayran kitlesine sahip olmuş ve birçok taklidi sokaklarda dolaşmaya başlamış. Bugün bile "Ripper uzmanlarının" (Ripperologistlerin) hakkında araştırmalar yaptığı, adının basılı olduğu t-shirtlerin ve hediyelik eşyaların rağbet gördüğü Jack the Ripper için "tarihin ilk superstarı" demek pek de mantıksız değil.



Fear can't hurt you, she said.When it washes over you, give it no power. It's a snake with no venom. Remember that. That knowledge can save you.



The Name of the Star katletme metodları Jack the Ripper'a benzeyen bir psikopatın Londra'ya dehşet saçmasının basındaki yankılarıyla başlıyor. Tahmin edersiniz ki bu olay tüm dünyanın dikkatini çekiyor ve tüm gözler bu şehre çevriliyor. Şehirde birçok önlem alınıyor ve halk 1888'de Jack the Ripper'ın marifeti (!) olduğu düşünülen cinayetlerin işlendiği gecelerde sokağa çıkmamaları konusunda uyarılıyor. Tüm bunlara rağmen, ortada bir karnaval havası olduğunu görüp şaşırıyorsunuz. "I am Jack the Ripper" t-shirtlerinin satıldığı sokaklar, cinayetlerin işlendiği suç mahallerine yoğun ilgi gösteren gençler ve Jack the Ripper kurbanlarının gittiği ve bu nedenle bizzat kendisinin de bulunmuş olabileceği varsayılan The Ten Bells isimli küçük pub dolup taşıyor.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...