15 Ekim 2012 Pazartesi

İnceleme: Tiger's Curse

Hindistan'ın egzotik ormanlarından, renkli ve gösterişli sirklere! Prens Dhiren'in üzerine çöreklenen kadim lanet, yaklaşık üç yüz elli senedir ruhunu hayvan örtüsünün altında gizliyor.




Hint Mitolojisi ve eski halk öyküleriyle harmanlanmış Tiger's Curse, 498 sayfalık, uzun ama bir o kadar hızlı okunan fantastik bir genç yetişkin romanı. Son sayfasına kadar maceranın, aksiyonun ve gizemin yok olmadığı kitapta herşey, koruyucu ailesiyle yaşayan Kelsey isimli genç bir kızın, para kazanmak için çalışmaya başladığı sirkte sıradışı ve büyüleyici beyaz bir kaplanla tanışmasıyla başlıyor. Kaplanın diğer cinslerinden farklı, "insansı" özellikleri bulunuyor ve zamanla Kelsey ile aralarında bir bağ oluşuyor. Kelsey'nin istemeden saf ettiği sihirli cümleler ile arkadaşlıkları başka bir boyuta taşınıyor ve genç kız kendini Hindistan'da, yüzyıllardır sırrını koruyan bir laneti kırmaya çalışırken buluyor.



Kitabın, uluslararası kulvardaki satış grafiğine şaşırmamak gerekiyor. Yazar Colleen Houck, titizlikle çalışmış, karakterlerini ve Hindistan'a özgü birçok şeyi başarıyla resmetmiş. Ailemin Hindistan'a yapmış oldukları bir yolculuk nedeniyle sahip olduğum, Hint kültürüne ait kimi bilgilerin kitapta da karşıma çıkması beni memnun etti.

Ayrıca, romanda birden fazla ilgi çekici karakter var. Ağabeyiyle yaşadığı bir olay nedeniyle varlığını Hint ormanlarında sürdüren Kishan, daima gizemli bir adam olan ve serüvenin sonuna kadar bizlere rehberlik eden Mr. Kadam, haşmetli Tanrıça Durga ve tabii ki Dhiren. Kitabın sonlarına doğru girmiş olduğu "gençlik bunalımı" nedeniyle ("O bir Adonis'ti ve ben Truvalı Helen değildim." gibi sıkıcı cümleler kurmaya başlıyor.) kendisinden bir nebze soğutmayı başaran Kelsey bile aslında  belirli bir derinliğe sahip, empati kurulmakta zorlanılmayacak bir karakter. Kitabın başlarında, resme, şiire ve özellikle Shakespeare'e olan düşkünlüğü ile de benden artı puan almayı da başarmıştı.



Ren'e odaklandım, kahkahasına, gülümsemesine ve onun yanında nasıl hissettiğime, sonra aniden, elim göğsüne dokundu ve kalbinin attığını hissettim. Oradaydı.


Hodder & Stoughton baskısının arka kapağında, kitabın "Steven Spielberg'ü gururlandıracak" derecede maceralarla örülü olduğu yazıyor. Kirkus Reviews imzalı bu cümleye katılmamak elde değil. Yazar, Twilight/Alacakaranlık serisi hayranı olduğu için, kitabındaki elementler de okurlara tanıdık gelecektir fakat bu iki seri arasında büyük benzerlikler olduğu anlamına da gelmiyor. Hindistan, kaplanlar, mitolojik Tanrılar ve Tanrıçalar... "Kaplan'ın laneti" ortadan kaldırılana kadar okumak isteyeceksiniz.

Puan: 5

4 yorum:

  1. Kitabın konusunun sıradışı olması beni nasıl cezbediyor anlatamam. Yayın hakları alınsa da okusak, Hint Kültürünü tanısak. :)

    YanıtlaSil
  2. Bu yazı çok iyi oldu. Uzun süredir kitabın adını duysam da içeriği hakkında istediğim tarzda bir bilgi bulamamıştım. Teşekkürler Vampirella =)

    YanıtlaSil
  3. Türkiye'de çıksa ne güzel olur. Merak ediyorum. :)

    YanıtlaSil
  4. 2. ve 3. kitaplar yurtdışında satışta falan türkiyede bir cevirimi söz konusu değil

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...