kitaptan alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitaptan alıntılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Ekim 2015 Cuma

Kitaptan Alıntılar: "The Queen & The Favorite"

Çeviri süreci tamamlandığına göre alıntı paylaşmanın vakti gelmiş demektir!

Karşınızda Kiera Cass'in The Selection serisindeki "The Queen" ve "The Favorite" isimli öykülerinden birkaç alıntı!


4 Temmuz 2015 Cumartesi

Kitaptan Alıntılar: "The Heir"

Tamamladığım metinlerin ardından alıntı paylaşmak artık bir geleneğe dönüşmek üzere. Bu seferki alıntılar, en popüler genç yetişkin serilerinden birinin devam kitabından, The Heir'den.

Merak etmeyin; bu yazıda spoiler sayılacak bir şey yok. Bahsi geçen ya da konuşan karakterlerin isimlerini bile kullanmadım ki kitabı okurken kendiniz keşfedin. = )




3 Kasım 2014 Pazartesi

Kitaptan Alıntılar: "Every Day"

David Levithan'in çok sevdiğim romanı Every Day'in çevirisini geçtiğimiz günlerde tamamladım. Kitabın ne zaman sizinle buluşacağı henüz belli olmasa da gelin birlikte birkaç alıntının keyfini çıkartalım. Belki yanında da Jenny Lewis'den "The New You" dinleriz. 'Cause it's a new you every day. 


15 Ağustos 2014 Cuma

Kitaptan Alıntılar: "Forever Too Far"

Too Far serisinin ilk kitabı ülkemizde okurlarla buluşmak için artık gün sayıyor. (bkz. şekil a) Çevirisini tamamladığım tüm serinin, üçüncü ve son kitabı Forever Too Far'dan leziz alıntılar ise aşağıda seni bekliyor. = )



28 Mayıs 2014 Çarşamba

Kitaptan Alıntılar: "Never Too Far"

Seriyle ilgili bir önceki yazımda serinin yarım bırakılmayacağından ve ikinci kitap olan Never Too Far'ın da dilimize kazandırılacağından bahsetmiştim. Fallen Too Far'dan farklı olarak ikinci kitapta hem Blaire'in hem de Rush'ın bakış açılarından yazılmış bölümleri okuyacaksın. Böylece her iki karakterin de neler hissettiğini ve neler düşündüğünü bir nebze daha iyi anlayacaksın. 

Abbi Glines'ın Rush'a vurulanlara armağan ettiği bu kitaptan ilk alıntılar... Şimdi burada! = )


13 Mayıs 2014 Salı

13 Mart 2014 Perşembe

Kitaptan Alıntılar: "Fallen Too Far"

Madem serinin ülkemizde yayımlanacağından bahsettim ve sen de merakla bekliyorsun...

O halde, Too Far/Rosemary Beach serisinin ilk kitabı Fallen Too Far'dan birkaç alıntı okumaya ne dersin?


Yaşayacak bir yere ihtiyacım olmasaydı, burada olmazdım. Annemin en son aldığı tıbbi yardımı karşılayabilmek için büyükannemin bize bıraktığı küçük evi satmak zorunda kalmıştım. Bana kalan sadece kıyafetlerim ve bu kamyonetti. 

*****

Arkasına yaslanıp uzun bacaklarını uzattı. Sonrasına gözlerini tekrar bana dikti. “Burnunu hep seni ilgilendirmeyen şeylere mi sokarsın?” diye cevap verdi.

*****

10 Şubat 2014 Pazartesi

Kitaptan Alıntılar: "Collide"

New York, yeni bir iş, narsist bir sevgili ve yasak bir aşk... New Adult Romance türündeki Collide'ın Pegasus Yayınları etiketiyle çıkacak Türkçe baskısını kimler merakla bekliyor? = )


İşte senin için birkaç alıntı!







Sırtını duvara yaslayarak pirinç korkuluğa tutundu, kendine gelmeye çalıştı. Yabancının üzerinde bıraktığı etki sinirlerini allak bullak etmişti. Hızla akan olayları düşünerek başını sağa sola salladı, yemeği götürmeyi kabul ettiğine pişman olmuştu. Yine de kendini binadan dışarı atabildi ve evine gitti.

*****

4 Şubat 2014 Salı

Kitaptan Alıntılar: "Derin Sularla Şeytan Arasında"

10 Şubat'ta ülkemizde yayımlanacak Between the Devil and the Deep Blue Sea/Derin Sularla Şeytan Arasında, şimdiden bizim için önemli bir kitap. Bir süredir bunu konuşuyoruz, her gelen haber gündemimizde. Dahası, yayınevi, kitabın Türkçe adı konusunda okurlarının fikrine güvenmişti. İşte birçok nedenle gözümüzde özel bir yeri olan bu kitaptan birkaç alıntı* okumaya ne dersin? Aralarında daha önce hiç okumadığın cümleleri de bulacaksın.

*Alıntıları blogum aracılığıyla tüm okurlarla paylaşan yayınevi editörüne teşekkür ederim.

**Kitabın Türkçe edisyonunu Goodreads'e ekledim, siz de TBR listelerinize eklemek isterseniz tıklayın.


30 Ocak 2014 Perşembe

Kitaptan Alıntılar: "Yeni Ruh" (by Jodi Meadows)

Bir zamanlar Türkiye'nin ilk blog turunu Incarnate/Ruhsuz için düzenlemiştim. Hatırlar mısın? = )

"Hayatım bir hatadan ibaretti," diyerek açılan Asunder/Yeniruh'tan birkaç alıntı okumaya ne dersin?




Sam, yanındaki lambanın tuşuna bastığında pencereme bir ışık dalgası düştü. “Ne oldu?” Yatağın ucunda durdu, esnedi.
“İzliyorlar.” Başucu sehpasından el fenerimi aldım, birkaç kere sertçe salladım ve yakıp ışığını ormanlara doğru tuttum.
Gölgeler dağıldı, ciyakladı ve inledi ama yaklaşmadı. Işığı tekrar laboratuvara doğrulttuğumda ise gölgeler rahatladı ve tekrar ağaçlara doğru gitti.
“İzliyorlar mı?” Sam omzuma dokundu ve ardından gözlerini dikti. “Kaç tane var?”

18 Kasım 2013 Pazartesi

İnceleme: Çürük ve Harabe

Yaşayan ölülerin dünyayı istila ettiği belalı İlk Gece'den sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.



*Düşük dereceli spoiler alarmı.
Kendilerini bir anda zombi cehenneminde bulan talihsiz insanlar, birçok kayıp verdikleri ve böylece yaşayan ölüler ordusunu istemeden genişlettikleri son savaşlarında kendilerine güvenli bir bölge oluşturmayı da başarmışlar. Artık Çürük ve Harabe olarak bilinen ölü toprağın sınırında tellerle ve muhafızlarla çevrili ilkel kasabalarında dış dünyayı görmezden gelerek ve kimi zaman olanların faturasını birbirlerine keserek yaşamayı tercih ediyorlar. Kimse zombilerden bahsetmek dahi istemiyor.
Bay Santorini ömrünün yarısını insanların evlerine elektrikli aletler kurarak geçirdi. Ama bu şeytanın işidir. Ve şimdi o, affını şeytanın içkisinde arıyor ve Rabb'in tüm gazabını göstereceği cehennemde uzun bir süre geçireceği gerçeğinden kaçmaya çalışıyor. Eğer onun gibi imansızlar olmasaydı, Yüce Tanrı cehennemin kapılarını açıp insanlığın krallığını alaşağı etmek için lanetlenmişlerin ordularını göndermezdi.

12 Haziran 2013 Çarşamba

İnceleme: Fettan

Gloria, Clara ve Lorraine'in 1923 Chicago'sunda partiler, erkekler ve sırlarla dolu yaşamları.



1920'lerde hükümet tarafından yasaklanan alkol, dünyanın en meşhur gangsterlerinden Al Capone'un yasadışı alkol ticaretiyle zirveye yükselmesine, hatta TIME dergisinin kapağına çıkmasına kadar varan bir dizi olayla sonuçlanmıştı. Çünkü yasaklar daima cezbeder ve insanları ne kadar yasaklarla dize getirmeye çalışırsan, o kadar kontrol edemeyeceğin ve neticede pişmanlık duyacağın olaylarla karşılaşırsın. İşte 1923'de geçen Vixen/Fettan'da mafyanın işlettiği gece kulüplerinde alkol su gibi akıyor, dönemin tutucu kesiminin şiddetle kınadığı jazz müzik icra ediliyor, kısacık saçları ve havalı elbiseleriyle flapper'lar gönüllerince eğleniyorlar.

19 Nisan 2012 Perşembe

İnceleme: Yemin

Kast sisteminin hakim olduğu bir ülke. En ufak bir suçun dahi ölümle cezalandırıldığı acımasız bir rejim.




Bir Tedarikçi olarak, tüccar bir ailede dünyaya gelmiştim. İnsanların evrensel dili olan Anglesçe dışında Parshon bilmeme izin verilen tek dildi.

Parson anlamaya yatkın olduğum tek dildi.

Ama ben ötekiler gibi değildim.

Benim için bu yeraltı gece kulüplerinin tek cezbedici tarafı sınıf farkının olmaması, sosyal sınırların bulanıklaşmasıydı.

*Düşük dereceli spoiler alarmı.

Kadim büyüsüyle, çocuk yaştaki kızının ruhunu acımadan ele geçiren korkunç Kraliçe Sabara, kitabın daha ilk sayfalarında karşılıyor bizleri. Bu kan dondurucu görüntü akabinde, kitabın ana karakteri Charlaina ile tanışıyoruz. Doğuştan özel yeteneklere sahip olan genç kız, çevresinde duyduğu her dili tanıyor ve söylenenleri en ince ayrıntısına kadar anlayabiliyor. Fakat bu özelliğini canı pahasına gizlemek zorunda. Çünkü, her sosyal sınıf sadece kendini dilini ve -ihtiyaç duyduğunda- ortak dil olan Anglesçe'yi kullanabiliyor. Dahası, bu insanlar üst sınıftan biri konuşurken gözlerini başka yöne çevirmek, hatta başlarını eğmek zorundalar.—Aksi takdirde diktatör kraliçe yaşamlarını sonlandıracak emri verebiliyor.

Kitabın en ilgi çekici karakterinin Charlaina'nın hiç konuşmayan küçük kız kardeşi Angelina olduğunu düşünüyorum. Asilerin yağdırdığı bombalar şehre düşerken, ablasının kucağında taşıdığı bu sevimli ufaklığa üzülmemek, güvende olmasını dilememek elde değil. Onunla ilgili birtakım sırlar olduğunu roman boyunca hissediyoruz ve bazılarına da kitabın sonlarına doğru vakıf olabiliyoruz. Suskunluğunun ardında yatan neden ise gizemini koruyor.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...